İnsanoğlu yeryüzünde göründüğü ilk andan beri hayatı hayvanlarla paylaşmaktadır. Hayvanlar kimi zaman ona yardımcı kimi zaman da zarar veren varlıklar olmuştur. Hayvanlarla ilgili atasözlerinde tecrübeler sonucu elde edilmiş olan bilgilerin bütün Türk dünyasında ortaklık gösterdiğini gözlediğimiz gibi, uçsuz bucaksız Türk yurdunun bir ucundan bir ucuna yaşayan hayvanların varlığı da kimi zaman farklılaşmaktadır. Atasözlerinde hayvanların kullanılmasında Türk boylarının coğrafi konumuna da dikkat etmemiz gerekir. Suya yakın bölgede balık, çöllerle çevrilmiş bölgelerde deve ilgili atasözlerinin çokça üretilmesi bunun bir sonucu olsa gerektir. Yine göçebe bir millet olan Türklerde at, koyun, inek vb., vahşi doğa ile iç içe yaşamanın bir sonucu olarak da kurt, köpek, tilki, şahin, kartal vb. hayvanların yoğun olarak kullanıldığını görmekteyiz. Atasözlerimiz bize göstermektedir ki Türkler hayvanları mitolojiden gündelik hayata şu şartlarda görmektedir:

1. Efsanevi, yüce hayvanlar: Bunlar gök kurt gibi, maral ana gibi kaybolan milletleri yok olmaktan kurtaran yüce hayvanlardır. At da bu kategoriye giren tek ehli hayvandır. Efsanelerde insanları uçuran yeni diyarlara götüren at, gündelik hayatta da öneminden hiçbir şey kaybetmez. Oysaki Kurt böyle değildir. Bir ırkın yok olmasına engel olan ve Ergenekon destanının yol göstericisi olan saygıdeğer kurt, günlük hayatta koyunlara ve çobanlara zararı dokunan güvenilmez bir hayvandır. Atasözlerinde “kurt/börü”nün olumsuz görevde kullanımına sıkça rastlamaktayız: Kurtla koyun, kılıçla oyun olmaz; Kurt kocayınca köpeğin maskarası olur; Börü karısa, bir koyduk alı bar-Kırgız (Kurt kocayınca bir koyunluk hali var.); Börügö koy kaytartpa - Kırgız (Kurda koyun güttürme); Èl oğrisiz bolmäs, toqäy börisiz-Özbek (Ülke hırsızsız olmaz, orman börüsüz.) vb.

2. Korkulan hayvanlar: Bunların başında “ayı ve kurt” gelmektedir. Sık ormanlarda sesleri duyar diye yüksek sesle konuşmaktan bile çekinilen ayı ormanların sahibidir. Ayuv süyer balasın appagım dep, kirpi süyer balasın yumsagım dep-Özbek (Ayı yavrusunu bembeyazım diyerek sever, kirpi yavrusunu yumuşacığım diyerek sever); Bölingänini böri yer, äyrılgänini äyıq yer- Özbek (Bölüneni kurt yer, Ayrılanı ayı yer); İkki acırğa ehe biir arğaxxa kıstaabat- Saha (İki azgın ayı bir inde kışlamaz); At keçken suu dep ayuu içert, koy keçken suu dep börü içet -Kırgız (At geçmiş su diye ayı içer, koyun geçmiş su diye kurt içer.)

3. Faydalı hayvanlar: Bunların başında “at” gelmektedir. İnsanın kanadı yerine konan, yani her şeyi olan “at” ‘a atasözlerinde gereken önem verilmiştir. Ehli hayvanların hepsi bu kategoriye girer. Koyun, deve, tavuk gibi. Tüye baylık, koy mırzalık, cılkı sendik-Kırgız( Deve baylık, koyun asilzadelik, at güzellik); Sıyırga suw körsetbe, camanga sıy körsetbe -Kırgız (İneğe su, kötü insana saygı gösterme); Koy körmegen eşkili baydıñ kızı edik-Kırgız (Koyun görmemiş keçili zenginin kızı idik (yoksullar tarafından söylenir ve koyunsuz zenginlik olmadığına işarettir.)

4. Aşağılanan hayvanlar: Yararlı oldukları halde talihsiz bir şekilde alay konusu edilen ve aşağılanan hayvanların başında eşek gelir. Atın yanında çelimsiz ve tembel oluşu ile tenkitlere maruz kalan eşek aslında oldukça yararlı bir hayvandır. İnsanların en sadık dostlarından ola köpek de ne yazık ki daima aşağılanmakta ve kurtla kıyaslanarak bir alt kadroda sayılmaktadır. Köpek suya düşmeyince yüzmeyi öğrenmez-Türkiye; İt menen dos bolsoñ söök talaşasın-Kırgız(Köpekle dost olursan, kemik yağmalarsın.); Eşek at olmaz, ciğer et olmaz.-Türkiye; Eşek kulağı kesilmekle küheylan olmaz-Türkiye; Eşek eşekni borçga kaşır- Kumuk (Eşek eşeği borca kaşır.)